Derin nefes almak neden rahatlatıyor?

Geleneksel meditasyon bakış açısıyla derin nefes almak, bizi sakinleştiren ve dinginleştiren bir aktivite olarak biliniyor. Bilim insanları ise derin nefes almanın neden bu denli rahatlatıcı bir aktivite olduğunu araştırmaya başladı. Farelerin beyinleri üzerinde çalışan bilim insanları, nefes alırken, düşünürken, davranırken ve hissederken beynimizle vücudumuz arasındaki bağlantının ne kadar önemli ve derin bir bağlantı olduğunu ortaya koyuyorlar. Nefes almak, vücudun en önemli işlevlerinden bir tanesi. Sürekli ve ritmik bir şekilde nefes alıyoruz ancak bazen bilinçli olarak nefes alışımızı değişikliğe uğratabiliyoruz, burada da iç geçirmek, esnemek ve nefes darlığı çekmek gibi sonuçlar ortaya çıkabiliyor.


Nefes almayı düzenleyen hücreler

Vücudun ve zihnin nefes almayı hücresel seviyede nasıl yönettiği tamamen bir gizem olarak kalıyor. Seneler önce Los Angeles’da yapılan ilk araştırmalar, beyinde bulunan bazı nöronların nefes almamızı kontrol ettiği yönünde sonuçlar elde etmişti; ancak bu hücrelerin nasıl çalıştığı hala kesin olarak kanıtlanamıyor. Bir grup bilim insanı, yeni genetik bulguların da etkisiyle bu hız ayarlayıcı hücrelerin nasıl çalıştığıyla ilgili yeniden çalışmalar yapmaya başladı. Bilim insanları, her bir hücre içerisindeki genler tarafından üretilen proteinleri mikroskopla takip ederek, “tiplere” göre gruplandırdılar. Bu gruplandırmada ise nefes almayı düzenleyen ve farklı sorumlulukları olan yaklaşık 65 farklı hücre belirlediler.


Meditasyonun faydalarını bilim onaylıyor

Bu araştırmada kapsamında beyinde farklı fonksiyonları düzenleme görevinde bulunan bu hücrelerden bazılarının durdurulabildiği düşünülerek, farelerin beyinlerine bu hücrelerden bazılarını öldürecek virüsler enjekte edildi. Bunun sonucunda farelerdeki iç geçirme dürtüsünün yok olduğu saptandı. Araştırmanın devamında ise benzer enjeksiyonların sonucunda bir grup farede herhangi bir etki bulunamadı. Bunun sebebini araştıran bilim insanları, beyin dokularına bakarak bu devre dışı bırakılan nöronların beyinde başka noktaları etkileyip etkilemediğini gözlemlediler.


Farkındalık sağlayan nefes

Tuhaf olan, bu nöronların beyinde başka bölgelerle de biyolojik olarak bağlılığının bulunması... Bu bağlılık, beyinde “farkında olan” kısmı etkiliyor. Bizi uyandıran, tetikte olmamızı sağlayan, bazen de gergin veya öfkeli olmamızı sağlayan kısım, bu devre dışı bırakılan hücreyle birlikte sanki devre dışı kalır gibi bir hale geliyor. Aynı koşullar sağlandığında insanların da bu tepkileri vermesi gerektiği düşünülerek, derin derin nefes almak, bizi gergin hale getiren beyindeki bu algılayıcı bölümün baskılanmasını engelliyor. Normal şartlarda verdiğimiz normal tepkiler, bu algı mekanizmasının çalışmasını sağlıyor ve gergin hissediyoruz. Ancak, derin nefes aldığımızda vücut bunu baskılıyor ve beyinde, kötü herhangi bir durum olmadığı duygusunu oluşturuluyor. Yani özetle olaylar bizi sinirlendirdiğinde ya da çok sıktığında, derin bir nefes alıp bir kez daha düşünürsek, sakinleşecek ve belki de olaya daha farklı gözle bakabileceğiz.


Hamilelere özel nefes çalışması

Nefes bebeğinizle aranızda bir sohbet gibidir. Verdiğiniz nefesler bebeğinize gönderdiğiniz sevgi, besin ve oksijendir... Peki, "Hamilelikte nefes çalışması nasıl yapılır?" Yoga Eğitmeni Şaylan Yılmaz'ın hamilelere özel nefes çalışması önerileri...

7 Dikkatinizi bebeğinize ve bedeninize getireceğiniz bir nefes çalışması ile birlikte olacağız şimdi... Bu pozda bebeğinizle aranızda sadece karın ve rahim kaslarınız var bunu sakın unutmayın. Hamilelik ilerledikçe aradaki dokular inceliyor ve doğal olarak siz nasıl bebeğinizin el ve ayaklanırını dışarıdan hissediyorsanız, bebeğiniz de sizin dokunuşunuzu hissediyor. Öncelikle rahat edeceğiniz bir oturma pozisyonu bulun. Başınız ve boynunuz dik, omuzlarınız ve bacaklarınız rahat olmalı. Kalçanızı ve belinizi rahat ettirmek için altınıza bir minder almak isteyebilirsiniz. Nefes çalışmasına başlarken, ellerinizi kalbinizin üzerinde birleştiririn. Ensenizi uzun tutacak şekilde oturun. Yavaş yavaş gözlerinizi kapatın. Ve boşalan nefesle ellerin yeniden kalbe doğru yaklaşmasını hissedin. Verdiğiniz her nefeste kalçalarınız biraz daha ağırlaşıp yere doğru yaklaşıyor. Bebeğinizin etrafını saran bütün kasları rahat bırakın. Omzunuzu, boynunuzu ve tüm yüz kaslarınızı gevşek bırakın. Bir süre bu şekilde devam ettikten sonra sol eliniz kendi kalbinizin üzerinde kalsın. Sağ elinizi karnınıza bebeğinizin üzerine gelecek şekilde koyun. Ve bu şekilde dururken alıp verdiğiniz nefesinizin bebeğinizle sizin aranızda bir daire gibi akmakta olduğunu hayal edin.Verdiğiniz her nefes sizin kalbinizden bebeğinize doğru sağ elinizden akıyor. Aldığınız her nefes bebeğinizden sizin kalbinize doğru sol elinizden akıyor. Bir süre bu şekilde durduktan sonra yavaş yavaş kalbinizin üzerindeki elinizi de bebeğinizin yani karnınızın üzerine indirin. İki avucunuzla birlikte sarın bebeğinizi. Bir süre bu şekilde durduktan sonra yavaşça bırakın çeneniz göğse doğru eğilsin. Gözlerinizi açın ve bebeğinize doğru bakın yani karnınıza. Ve nefes alın alırken de hem başınızı hem de kollarınızı gökyüzüne doğru kaldırın. Ve kollarınızı başınızın üzerinde avuçlarınızı birleştirecek şekilde kavuşturun... ve yavaşça ellerinizi o şekilde, tıpkı başlangıçta olduğu gibi, kalbinizin üzerine indirin. Birkaç nefes daha alıp verin ve gerekirse,



Haber Kaynak : HTHAYAT.HABERTURK.COM

"Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır."